Ey
gülüşünden sakınarak öptüğüm çiçekler
bu kadar güzel mi açar gamzelerinin
sır uçurumunda Teninden
savrulan ıtır ve huzur yolum
oldu şen bahçelere doğru onardı kendini
kırık merdiven dört
mevsimde yaşadım bir ömrü Dağlara
ve denizlere aşıktım sen
girince araya konuştu evren ıssız
güzelliğime sözden bir küpe gümüş
pınarıma mor köpük oldun ölüm ne
ki, gölgen düştükçe üstüme
Bir yanım
uçurum diğer yanım sen hangisine
baksam ipekten bir sema şarapla
dolu mataram, su ne yapar ateş ne ,
kendisi uçurum olan doğuştan
bir sarhoşun derin atlasına
Ey
gülüşünden sakınarak öptüğüm gün
doğuyor kasvetli odalara ay
buluttan çıkıyor sana baktıkça *Şehir
: Kasım 2007