Bir Don Quijote Daha

 

Yabanda edebiyat ve sanat genellikle bireysel çabalarla yürütülmekte. Birçok kişi bu işleri "gönül işi" olarak görmekte ve iş hayatından geri kalan bölümünü bu  uğraş için harcamakta. Yapılan işlerin bir hobi olmadığını, tam tersine, çok ciddi ve ağır sorumluluklar taşıyan işler olduğunu da gözönüne almamız gerekir. Özverili ve üstün bir performans isteyen bu çalışmaları yapanların Don Quijote olduğunu söylemek yerinde olur. 

"Biz kültürümüzü ve sanatımızı unutturmayacağız",  "biz, tüm olumsuzluklara karşın elimizden geleni yapıyoruz, sizlerin yapacağı tek şey, tüm bu çabaların yarınlara taşınabilmesini sağlamak; gençlerimize Türk tiyatrosunu tanıtmak/ unutturtmamak için özellikle çocuklarınızla birlikte oyunlara gelmeniz" diyen Kamil Kellecioğlu'nun tek isteği oynadıkları oyunlarda salonun dörtte üçünün değil, tümünün dolması. Bunun için de finans kaynaklarına ihtiyaç olduğunu, işadamlarımızın bu tür sanatsal uğraşılara destek vermeleri gerektiğini unutmamak gerekir. Kuaförümüz, bakkalımız, her köşede bir dönercimiz var ama sayıları bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar tiyatromuzun olduğu düşündürücü değil mi sizce? 

Türk Alman Kulübü bünyesinde tiyatro çalışmalarını başlatan Kellecioğlu, Turgut Özakman'ın "Töre", Kaan Erkam'ın "Dün Komik Bir Şey Oldu" oyunlarından sonra ünlü tiyatro oyuncusu Ferhan Şensoy'un "Haneler" oyununu, Bürgerhaus Dietzenbach Kultur und Tagungszentrum'da 10 bölüm olarak, ekibi ile birlikte sahneye koydu. 

Rejisini Kamil Kellecioğlu'nun yaptığı oyunda, ışık ve efektlerin yanı sıra müzikleri de Samet Akar yaptı. Sahne Amirliğini Beyhan Kellecioğlu'nun üslendiği oyunda, Dekor & Tasarımı, Burhan Döndü ve Serhan Şahin üstlenmişti. Kostüm Tasarım, Sevgi Efe Yıldız, grafik ve tasarım ise, Özge Tığlı'ya aitti. 
"Haneler"dekileri ise, Baki Kiper, Kamil Kellecioğlu, Nurcan Ertürk, Sevinç Efe Suncak, Hayrünnisa Nur Şafakçı, Mesut Pura, Sevda Ünlü, Bahar Pura, Hale Selen, Güneş Bozkurt, İlknur Şahin, Burhan Döndü, Samet Öztürk canlandırdı.

Tiyatro ekip işidir. Ekiple çalışmak ise dünyanın en zor işi. Her biri birbirinden değerli ve en azından Kellecioğlu kadar özverili kadro, Ferhat Şensoy'un  oyununun hakkını verdi. Sahne dekoru açısından, olasılıkların sonuna kadar zorlanıldığı göze çarpan oyunda, oyuncuların çoğu profesyonel bir performans sergilendi. 

Akustik ve ışıklandırmanın oldukça iyi, sahnenin ise tiyatro oyunu için biraz yüksek olduğu salonda, seyirciye bir "ilk" de sunuldu. Türkçe oynanan oyun, Sevda Ünlü'nün çevirileriyle (arka planda) Almanca olarak  yansıtıldı. 

Seyirciyi kahkahalar boğan ekip, oyun sonunda, ayakta alkışlandı. 

Çabalarınız sağlık  "Don Quijote"ler. Siz Almanya'yada yaşayan Türkiyelilere lazımsınız!





İletişim:www.tiyatrofrankfurt.com

 

 
  Nida Öz