Öykü ve Şiire Yolculuk

 

Önsöz

 
Merhaba sanat dostları, 

 
Kuşadası’nda kültür-sanat etkinliklerine yeni bir içerik kazandırmak, edebiyatımızın yerel ustalarına sahip çıkmak, giderek ulusal ve evrensel boyutta hoşgörü ve birlikteliği sağlayarak, kuşaklararası bağ ve bilgi akışını, kültürel etkileşimi geliştirmek, yazarla okuru ve dinleyiciyi bütünleştirmek amacıyla başlattığımız etkinliğimiz bu yıl 3.üncü yaşında… 

Kuşkusuz bu örnek çalışmamıza öncülük eden, gücüyle katkı koyan Kuşadası’nın seçkin kişileri, kurumları ve değerli halkıdır. 
     
Aldığımız bu güçle kültür-sanat alanında öngördüğümüz hedefe doğru emin adımlarla ilerlediğimizi söyleyebilirim. 
    
Bu yıl daha geniş halk katılımıyla edebiyat sevgisini gönüllere yaydığımız kanısındayız. Katılanların dağarcıklarını bilgi ile donatabilmenin haklı kıvancını yaşıyoruz. 

Emperyalist kültür saldırısını göğüslemenin en geçerli yolu halkların kendi kültürlerini canlı ve üretken tutabilmelerindendir. Bu doğrultuda ülkemizin ve dünyanın dört bir yanından gelen insanların uğrak yeri beldemizde yerel ve evrensel kültürü özümseyerek, onları kardeş yapacak Kuşadası Öykü ve Şiir Günleri’nin katkısının yadsınamayacağı görüşündeyiz. Kapsamı ve içeriği ile bir yandan bölgede kültür-sanatın gelişmesi ve yaygınlaşmasına bir yandan da beldenin kültürel kimliğine yeni bir boyut kazandırdığına inanıyoruz. 

İlgi çeken konularıyla paneller; öykü yazarı ve şairlerimizin üstün yetenekleri etkinliğimizin gelenekselleştiği müjdesini veriyor. 

Elinizdeki bu kitap, etkinlik kapsamında ulaşılan noktayı okurlara aktarmayı amaçlıyor.

Kuşadası Öykü ve Şiir Günlerini varlıkları ve destekleri ile onurlandıran Kuşadası Kaymakamı Sayın A.Ali Barış’a, Belediye Başkan Yardımcıları ve Meclis üyelerine; etkinliğimizi varlıklarıyla destekleyen Kuşadası Sivil Toplum Kuruluşlarının yönetici, görevlileri ve üyelerine; katılımları ile etkinliğimizi onurlandıran okul yöneticileri, öğretmenleri ve öğrencilerine; çabalarımıza destek veren seçkin bilim adamları ve edebiyatçılarımıza; katkılarıyla bizi güçlendiren basın mensuplarına; etkinlik süresince stant kurarak Ada’ya okuma alışkanlığı ve renk getirmeye çalışan Bilim ve Sanat Kitapevi’ne; etkinliğin hazırlanmasında ve başarısında, her aşamasında büyük özveri ile çalışan etkinlik düzenleme komitesi üyelerine ve başarımızda emeği geçen herkese önümüzdeki yıl birlikte olmak umut ve dileğiyle,

Sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

            Fuat AKDOĞAN

          Kuşadası Belediye Başkanı

Dostlar Merhaba,
 
 
Kuşadası’nda Öykü’ye ve Şiir’e Yolculuk kitabı, elinizdeki 3.üncü sayısıyla içerik açısından yine değişik konularla karşınıza çıkıyor. Kuşkusuz bu, hem gündemdeki hem de değinilmesi gerekli olan konuları kapsıyor.
 
Ülkemizde edebiyat ve edebiyatçının sorunları bizleri acı acı düşündürürken seçkide ödün vermememiz yine kapsamlı bir çalışmayı sizlere sunmamızı sağladı.
 
Biliyoruz ki; toplumumuz, yeni bir sabaha her uyanışında biraz daha yoksullaşıyor. AB ve IMF kıskacında kuşku ve endişeyle yaşam savaşını sürdürüyor. Ekonomideki “yok” değerleri tartışılırken, emekçi karşıtı davranışlar, halkı ezen zam ve vergiler günlük gazetelerin başlıklarını oluşturuyor. Özelleştirmeler ve yabancıya peşkeş çekilen vatan toprakları ile yanan ormanlarımız içimizi yakıyor. Zengin kitleler ile halk arasındaki uçurum biraz daha derinleşiyor. İşsizlik artarken terör ve şehit cenazeleri sabrımızı taşırıyor…
 
İç ve dış politika’daki acemilik, vurdumduymazlık ve kararsızlık ulusal onurumuzda onanamaz yaralar açıyor.

Bu arada, Düzenleme Kurulumuzca saptanıp kendilerine duyuru yapılan konuşmacı yazar ve şairlerin, gelirim deyip, gelmemeleri de bir başka kanayan yaramız. Hiçbir maddi çıkar gözetmeksizin, yalnızca gönül vererek yapılan bu etkinliğe kimi sanatçıların bu tür yaklaşımlarını düşündürücü buluyoruz.
 
Sıcaktan ve tüm elektrikli/elektronik serinleticilerden çekinen sevgili Turgut Özakman’ın yoğun yolculuk trafiği içerisinde yorgun düşerek etkinliğimize katılmayışını anlayışla karşılıyoruz.
 
Öte yandan, iş yoğunluğunu öne sürerek konuşmacı olarak yer alacağı paneli bir sonraki panelle değiştirtmesine karşın hiçbir haklı gerekçe göstermeksizin cep telefonundan yolladığı “Otogardan döndüm. Etkinliğe gelmiyorum.” biçimindeki kısa mesajı ile Sayın Burhan Günel’in ne demek istediğini çözemedik. Etkinlik düzenleme Komitesi üyesi de olan Günel’in iletisi sonrasında telefonunu haberleşmeye kapatmasına da bir anlam veremedik.
 
Konuyu değerlendiren edebiyat dostları, etkinliklerde bu tür davranışlarla sık karşılaşıldığını bundan ders çıkarılması gerektiğini belirtiyorlar. Saygın edebiyatçılarımızdan değerli dost Zehra Ünüvar ise bu konudaki üzüntümüzü şöyle paylaşıyor:
 
“Ben öğretmenim ya, hemen her konuya bu açıdan bakıyorum. Böyle toplulukları da bir sınıf olarak kabul edersek, her tür öğrenciyi görebiliriz. Sınıflarda iş, öğretmenin iyi yönlendirmesi ve çalışmaya katılan öğrencilerin çabası ile gelişir; kotarılır. Diğerleri de ister istemez, bu çalışmanın bir parçası olurlar. Her şey güzeldi. Üzmeyin canınızı. Başarılı bir etkinlikti. Mükemmelde sınır yoktur; çaba vardır. İyi niyetle yapılan çabalar da hep daha güzele götürür."
 
Evet… Sözün özü özelde ya da genelde yaşanan olaylara paralel olarak toplumun da, bireyin de yapısı bozuluyor. Tüm ilişkilerde çıkarcılık ve bireycilik önde gidiyor.
 
Bu olgunun yansımasını sanatsal üretimlerde de yoğunluklu olarak görüyoruz. Ve bütün bu kargaşa içerisinde yayımladığımız “Kuşadası’nda Öykü’ye ve Şiir’e Yolculuk–3” kitabı yine ilginizi çekecek oturum konuları, bildiriler, öykü ve şiirlerle dolu dolu… Hakça yaşanacak bir dünya özlemi, edebiyatı da, edebiyatçıyı da ilgilendiriyor.
 
Bu anlamda, “Ege’nin iki yakası-Komşu Edebiyatı”, “Roman’da Türk Tarihi”, “Ankara ve İzmir’de Edebiyat Hareketleri” ile “Çocuk, Gençlik ve Edebiyat” başlıklı oturumlarda seslendirilen görüş ve değerlendirmelerin toplumumuzun aydınlanmasına ışık tutacağı kanısındayız.
 
İki yıldır kitap dünyasının baş konusunu oluşturan “Şu Çılgın Türkler” eseri ile yediden yetmişe ‘nereden nereye geldiğimizi’ bizlere anımsatan Sayın Turgut Özakman’ın Cumhuriyetin kazanımlarını özetlediği “Sonuç” yazısını, Edebiyatçılar Derneğinin kurucusu, ilk dönem Başkanı, yazın ve müzik adamı Sayın Ahmet Say’ın doyumsuz anı ve öyküsünü, ülkemizin değerli bilim adamı, Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ’ın “Baş Örtme” yazısını  “Onur Konuklarımız” bölümünde ilgiyle okuyacaksınız.
 
Ada’lıların gönüllerinde taht kuran usta öykücü Muzzafer İzgü, bu etkinlikte beyaz perdeye yansıttığımız çocukluğunu konu alan “Zıkkımın Kökü” filminin nasıl doğduğunu anlatıyor.
 
Yrd. Doç. Ragıp Taranç, tarihi süreç içerisinde ve belgesel özelinde ele alıp değerlendirdiği “Bazıları Onlara Levanten Diyor” sunumunun amaç ve hedefini açıklıyor.
 
“Kuşadası’nda Yaşamış Edebiyatçılarımız” bölümünde yitirdiğimiz Dursun Akçam, Sunullah Arısoy ve Samim Kocagöz’le rastlaşacak ve onlardan örnekler okuyacaksınız.
 
Öykü yazarları ve şairler yine ağırlıklı olarak kitabımızda yer alıyorlar.
 
Etkinliğimize katılan, dışardan destek veren, görüş ve değerlendirmeleriyle içeriğimizi zenginleştiren tüm edebiyat dostlarına teşekkürü bir borç biliyoruz.
 
Sizlerle varız, sizlerle çoğalıyoruz.
 
Ve… 
 
3 yaşına getirdiğimiz etkinliğimizle sevinçliyiz, gururluyuz. Bir başka “Kuşadası’nda Öykü’ye ve Şiir’e Yolculuk” kitabında yeni sevinçlerle buluşmak dileğiyle.   
 
           
Selim ESEN
Etkinlik Genel Koordinatörü

  Fuat Akdoğan & Selim Esen

® 2001 H@vuz Yayınları   © H@vuz Bilgi Bankası                           © Şubat  2007  ISSN 1864-0524